Burun kılcal damar çatlaması, özellikle çocuklarda gözlemlenen yaygın bir durumdur. Vücutta tüm cilt dokusunda bulunduğu gibi burun içinde de kılcal damarlar vardır. Bu damarlar çatladığında burun kanamalarına yol açabilir. Çoğu zaman "kılcal damar çatlaması" olarak adlandırılan bu durum, aslında kılcal damar genişlemesi olarak tanımlanması daha doğru olacaktır. Gözle görülmesi zor olan bu kılcal damarlar genişleyerek ince bir varis haline gelebilir ve burun ile yanaklarda belirgin hale gelebilir.

Burun kılcal damar çatlaması tedavi edilmediği takdirde çeşitli komplikasyonlara neden olabilir. Sık sık burun kanamalarına yol açabilir ve ani hapşırma anlarında yoğun kanamalara sebep olabilir.

Kılcal damar çatlağı, lazer tedavisi yöntemi ile tedavi edilmektedir. Lazer tedavisinde damara verilen lazer ışığı cilde zarar vermeden geçerek doğrudan damara ulaşır. Daha derinde bulunan sorunlu kılcal damara ulaşarak damarı ısıtır ve tahrip eder. Tahrip olan damar tıkanarak kendiliğinden yok olur. Bu şekilde tedavi edilen kılcal damar çatlakları genellikle tekrarlamaz ve hastada burun kanamaları durur. Çok ağır bir darbe alınmadığı sürece kişi bir daha burun kanaması yaşamaz.

Burun kılcal damar çatlaması tedavisinde en etkili yöntemlerden biri de radyo frekans tedavisidir. Bu yöntemde, radyo dalgaları ince bir iğne ile damara iletilir. Radyo frekans tedavisi ile damara ısı verilerek damarın tahrip olması sağlanır. Tahrip olan damar vücut tarafından emilerek yok edilir. Radyo frekans tedavisi, başka bir problem söz konusu değilse, tek seansta tamamlanabilir ve kalıcı bir tedavi sağlar. Tedavi sırasında hasta küçük bir acı hissedebilir, ancak gün içinde hem acı hem de kırmızı noktalar kaybolur.

Kılcal damar çatlaması genellikle aşağıdaki sebeplerden kaynaklanabilir:

Bu risk faktörlerinden kaçınmak, kılcal damar çatlamalarının önlenmesine yardımcı olabilir. Ayrıca, sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz de cilt ve damar sağlığını korumada önemli rol oynar.

Burun kılcal damar çatlaması, tedavi edilmediğinde ciddi sorunlara yol açabilir. Lazer ve radyo frekans tedavileri, bu durumu etkili bir şekilde tedavi edebilir. Ancak, tedavi sonrası yaşam tarzı değişiklikleri ve önlemler, bu durumun tekrarını önlemeye yardımcı olabilir.