Dizde kök hücre tedavisi: Öncelikle hücreler tanımlamak gerekirse insanlarda bütün dokulardaki damarların etrafında yerleşmiş olan kalıcı hücrelerdir. Doku hasarı meydana geldiğinde bu hücreler aktifleşir bir taraftan dokunun tahmin edilmesi için gerekli büyüme faktörlerinin salgılarken bir yandan da iyileşme için duyulan kas eklem kıkırdağı kemik veya farklı dokulara değişir. Vücudun iyileşme ve tamirinin bir parçası olarak görev yaparlar. Kök hücreleri hastalıkların tedavisinde dokuların üzerinde son yıllarda birçok çalışma yapılmıştır. Ceninlerden elde edilen kök hücreler yüksek dönüşüm potansiyeline sahiptir ve bazı sorunlar nedeniyle günümüzde kullanımları kısıtlıdır. Günümüzde yaygın olarak kullanılan kök hücre dönüşüm yetenekleri daha kısıtlı olmasına rağmen kolay elde edilmeleri nedeniyle yaygın olarak araştırılmaktadır.

Kandan elde edilen kök hücreleri doku kısımlarına ve uzunların gelişimine katkı sağlaması ile kök hücrelerin tedavisinin temelini oluşturur. Hareketsiz kalmak ve bu şekilde hayatını sürdürmek, kilo artışı olması bir haftada diz ekleminde kıkırdak hasarlanması ve yaralanmalarına neden olur. Tedavi metodunda kullanılan ise çoğunlukla cerrahi operasyon seçiliyor ve bu da eklemlerin görevini yapmasını sağlamak için aynı görevi verecek protezler ameliyat sırasında yerleştiriliyor. Fakat bu işlemler fazla vakit alması ve sıhhat ekonomisi bakımından zamanla sıkıntılar oluşturulması sonucu ortaya çıkıyor. Buna bağlı çözüm arayışları oldukça fazladır. Bu konuda uzmanlaşan hekimler çözüm arayışı içinde kök hücre tedavisinin mühim bir yer tuttuğuna dikkat çekerek, bu yolunun basit maksadı protezlere ihtiyaç duyumunu ortadan kaldırmak gerektiğini ifade eder. Ülkemizde birden fazla sağlık kuruluşuna yapılmakta olan kök hücre nakli ile hastalar diz protezi taktırılır için ameliyat yapan doktorlar dizin yapısı model olarak vücudun en ekleme olmasından dolayı kıkırdak yaralarının mühim bir kısmının dış kısmında olduğunu söyleyerek kıkırdak hasarı diğer Müzmin hastalıklarında Uzun süren ilaç tedavileri, Hızı kilo alımı nedeniyle dize fazla miktarda baskı yapılması, travma benzeri değişik sebeplerden meydana çıkmaktadır. Hastaların yüzde onu gibi bir kısmında hiçbir sebep olmadan da gelişebilir. Hastanın dizindeki kıkırdak yüksek ihtimalle travma ile başlar. Dize fazla miktarda yük yüklenildiğinde de şiddeti giderek artar: bu konu ile ilgili olarak bir örnek şöyledir: Bir hasta'da kıkırdakların yüzde yirmisi gibi bir hasar durumundaki bu yüksek bir orandır ve aniden müdahale etmek gerekmektedir. Müdahale edilmez ise hasar gittikçe büyüyor bu büyümeyle protez takma ameliyatına ve kemik operasyonu benzeri çok fazla ek ameliyatlara gereksinim duyulur. Üstelik hasta bir daha eski durumuna kavuşamaz. Dizdeki hasta bölgeye kök hücresi yapılması gerekmektedir.

Otolog kondrosit implantasyonu modeli olarak ifade edilen kıkırdaklara karşı kök hücre tedavisinin girişimiyle sağlandığından bahsedersek uygulama süreci hakkında bilgi verilmiş oluruz. Kıkırdak yaralanmalarının kök hücre yolu ile rehabilitasyonunda hastanın kıkırdağını, laboratuvar ortamında çoğaltılarak hasarlı bölgeye yerleştirilir. İlk muayene de operasyonla diz ekleminin dayanıklı kıkırdağından 3 ile 4 bin hücre içeren minik bir biyopsisi yapılmaktadır. Biyopsi ile elde edilen hücreler kültür işlemi ile 10000 ile 12000 hücreye erişir. Laboratuvar da geçirilen zaman aşağı yukarı 3 ile 6 haftayı kapsar. Bu aşama ülkemizde yeni yeni gelişmektedir. Önceden biyopsileri yurt dışına gönderilerek yapılıyordu. Laboratuvar işlemi sonucunda elde edilen kıkırdaklarda genel anestezi yöntemi alt kısmında yapılmış olan operasyonla hasarın olduğu yere yerleştirilir ve bu yerleştirme işlemine tekrardan Birkaç ürünün fibrinden yararlanılır.