Çocuklarda geçmişin değerlendirilmesi, fiziki muayene ve alerji testleri ile teşhisi yapılır. Çocuklar genellikle yaşları itibariyle yerini tam olarak belirleyemedikleri için, kaşıntıları olduğunu söylerler. Sonrasında tipik Ürtiker lezyonları meydana gelir. Kaşıntı hissi hafif bir rahatsızlıktan, artarak kişinin cildinde soyulmalar meydana getiren kaşıntılara kadar değişik şekillerde meydana gelebilir. Ürtikerin lezyon grupları kısa sürede belirir ve sonra hemen geçerler. Gün içerisinde lezyonlar tekrar meydana gelebilir. Kaşıntı genelde şiddetli ve belirtiler cilt bölümüyle sınırlıdır. Anjioödem oluşumu, bir kabarıklığın kenarından ya da bağımsız herhangi bir bölgede meydana gelebilir. Ancak meydana gelen bu derin ödem cilt ve cilt altı dokunun nispeten daha sert olduğu, göz kapakları, dudaklar, eklem çevreleri ve genital bölgelerde kendini daha fazla gösterdiği gözlemlenmiştir. Bulgular hafif bir rahatsızlıktan basınç hissine ve nefes borusunda oluşabilecek olan ödem sebebiyle ağır bir nefes alamama durumuna gidecek kadar hayati önem de taşıyabilir. Alerji testleri çoğu hastada alerji bulunduğu için tanıyı doğrulayıcı bir teşhis yöntemidir. Alerji testleri her yaş grubuna yapılabildiği gibi, alerji uzmanları tarafından değerlendirilmelidir. Elde edilen veriler, rahatsızlığın tedavisinde yardımcı olur.

Kurdeşenin en çok meydana gelme sebebi, besinlere bağlı ve özellikle besinlerdeki katkı maddelerine bağlı olarak gelişir. Yiyeceklerden renkli sakız, şeker, çikolata, hazır süt, meyve suları buna neden olabilmektedir. Fıstık, fındık, meyve türleri ürtiker yapabilir. Domates, çilek ve kabuklu deniz hayvanlarına karşı kişinin alerjisi olmasa da Ürtikere sebep olabilir.

Ürtiker ve Anjioödem'in tedavisindeki ilk önce yapılması gereken, hasta için tetikleyici olarak etki edebilecek faktörlerden (Örneğin alerjisi var ise ilgili gıdalardan ve ilaç kullanımına) korunmaktır. Hastalık değişik sürelerde ve tekrar meydana gelebilir. Belirtiler ortaya çıktığı zaman, bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. İlaçlar hastanın yaşı ve durumuna göre şurup, hap, merhem, iğne şeklinde alınabilir. Sadece deri kontrolleriyle ortaya çıkan Ürtiker ve Anjioödem çocuklarda sıkça görülür ve çoğunlukla tedavi ile iyileşme olur. Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta Ürtiker ve Anjioödem anafilaksi ile olabilir. Anafilaksi (Ciddi alerjik reaksiyon) meydana gelmesi durumunda hayati tehlike olabilir. Anafilakside deri bulgularına ilave olarak, nefes darlığı, gırtlak ve boğazda şişmenin meyadana gelmesi, tıkanma hissi, tansiyon düşmesi, çarpıntı, bilinç kaybı gibi diğer organları da ilgilendiren belirtiler meydana gelir. Ayrıca çok nadir görülen kalıtsal tip Anjioödem'de anjioödem ve karın ağrısı atakları ile meydana gelir. Ciddi boğaz ve gırtlak şişmesi meydana geldiğinden hayati tehlike olabilir. Tedavisi yapılacak olan hastalar, periyodik aralıklarla takip edilip muayeneleri yapılmalıdır. Hastalar kendilerine önerilen tedaviye uydukları zaman, hastalığın tekrarlama ve şiddetinde azalma görülür. Tedaviye uyulmadığı zaman, hastalık belirtilerinde ilerleme görülebilir. Hastaların uygun aralıklarla izlenmesi ve hastalığın seyrine göre tedavi şeklinin yeniden düzenlenmesi en önemli unsurlardan biridir.

Ürtiker tedavisinin temeli Antihista-minik ilaçlardan oluşturur. Bunlar döküntüye yol açan biyokimyasal süreçleri engeller. Hastada iç salgı sistemi bozuklukların olması durumunda bunların düzenlenmesi için faydalı sonuçlar verir. Ürtikerde mentollü, kala-minli losyonlar yerel olarak döküntülerde kullanıldığı zaman hastayı rahatlatır. Cilde sürüldüklerinde temas alerjisi oluşturabileceğinden, yerel antihistaminikler kullanılmamalıdır.

1 Yorum Yapılmış "Çocuklarda Ürtiker Tedavisi"