{ "title": "Oksijen Tedavisi", "image": "https://www.tedaviler.gen.tr/images/Oksijen-Tedavisi-96.jpg", "date": "19.01.2024 04:42:33", "author": "Selen Karadeniz", "article": [ { "article": "Oksijen tedavisi, günümüzde hastalıkların tedavi edilmesi için uygulanması giderek artan bir tedavi yöntemidir. Hiperbarik oksijen tedavisi olarak da bilinir. Tedavi hastalara kapalı bir basınç odasında, en az 1 atmosferin üzerindeki yüksek basınç altında başlık, maske ya da tüple oksijen solutulmasıyla uygulanır. Yüksek basınç 1 atmosfer olursa bu oksijen tedavisi için uygun değildir. Hastaya basınç odasında yaklaşık 2-3 Atm basınç uygulanmaktadır. Oksijen tedavisi koşullara ve hastanın durumuna bağlı olarak günde 6 saate kadar çıkabilir. Oksijen tedavisinin vücuttaki etkisi iki farklı şekilde olur. Bunlar mekanik etki yani basıncın direkt etkisi, diğeri de vücuttaki dokuların hepsinde, kanda ve hücrelerdeki oksijen artışı şeklinde olur.

Oksijen tedavisi nasıl etki eder?

Mekanik etki (Basıncın direkt etkisi): Gazların basınçlarıyla hacimleri arasında ters orantı bulunmaktadır. Basıncın artmasıyla dokularda ve dolaşımda bulunan gazların hacimleri ile gaz kabarcıklarının çaplarında küçülme olur. Kabarcıkların gerilimleri ile büyüklüğü arasında da ters orantı vardır. Büyük olanlar küçüklerden daha stabil haldedir. Kabarcıklar küçük oldukları kadar yüzey gerilimi artar, çap beli bir değerde kollabe olarak absorbe edilir. Oksijen tedavisinde basıncın direkt etkisi en fazla vurgunda yani dekompresyon hastalığında ve iatrojenik hava embolisinin tedavisinde etkili olur.

Artan oksijen parsiyel basıncı: Kapalı basınç odasında %100 oksijen solunursa, plazmadaki oksijen çözünürlüğü artmaktadır. Hastadaki fizyolojik ve patofizyolojik koşullara uygun olarak artan oksijen basıncının etkisi, vücuttaki dokularda ve biyokimyasal reaksiyonlarda görülür.

Plazmadaki çözünmüş oksijen oranının artması: Normal olarak 1 gram hemoglobin ile 1,34 ml oksijen bağlanır. 1 Atm basınçtaki hava solunursa, kandaki hemoglobin ile taşınan oksijen oranı artmaz. Fakat oksijen tedavisinde hiperbarik koşullarda solunacak oksijen basıncındaki artış nedeniyle plazmadaki çözünmüş oksijen oranı artar. Oksijen tedavisi sayesinde hemoglobin olmadan yaşamın devamı mümkün olabilir. Oksijenlenme çeşitli sebeplerle de bozulsa, oksijen tedavisi uygulanabilir.

Oksijen tedavisi hangi etkileri yapar?

Yara iyileşmesine etkisi: Vücuttaki yaralanan doku hipoksik olur. Parsiyel oksijen basıncı da 5-15 mmHg ve daha altına düşebilir. Yara iyileşmesi için gereken kalojenin fibroblastlarca sentezlenmesi için en az 30-40 mmHg parsiyel oksijen basıncı olmalıdır. Oksijen tedavisi fibroblastik aktivitenin artmasına ve kolajen birikimine neden olur. Bu sayede yara iyileşmesini hızlandırır. Termal yanıklarda, diyabet ve varis ülserlerinde, deri greftlerinde destek tedavisi olarak yara iyileşmesini hızlandırır.

Enfeksiyonlara etkisi: Oksijen tedavisinde sınırlar önemlidir. 1 Atm basınçta 5 100 oksijenli alanda bakteriler hızlı gelişir. Ancak 1,3 Atm ve üstündeki oksijen basıncının olduğu ortamda inhibisyon etkisi ortaya çıkar. Crush sendromu, kompartman sendromu, gecikmiş dekompresyon gibi hastalıklarda oksijen tedavisinin bu etkisinden yararlanılır.

Oksijen tedavisinin yan etkileri var mı?

Tedavinin en çok görülen yan etkisi kulak ve sinüslerdeki basınç değişiminin yaptığı etkidir. Ancak bu tehlikeli bir sorun değildir. Basınç eşitleme yöntemiyle önlenen bir sorundur. Nadiren hastalarda oksijen zehirlenmesi, geçici miyopi, kapalı yerde kalma korkusu yani klostrofobi gibi sorunlar gözlenebilir.

Klostrofobi: Hastalarının çoğu girdikleri basınç odasında sorun yaşamaz. Bazı hastalarda buna geç alışır. Az sayıdaki hastada basınç odasına girmeyi pek istemez. Bu durumda hastanın kapalı yerde kalma korkusunu yenmesi için rahatlatıcı ilaçlardan faydalanılır.

Kulak ve sinüs sorunları: bu sorun kulak ve sinüslerin dış ortamla basınç odasındaki basınç nedeniyle sorun yaşanmasından kaynaklanır. Bunun nasıl giderileceği hastaya eğitimle anlatılır. Basınçtan rahatsız olan hastalar bunu bildirdiklerinde, müdahale edilerek basınç azaltılır ya da artış durdurulur.

Oksijen tedavisi akciğerleri de olumsuz etkileyebilir. Nefes borusunda yanma, kuruluk, kur öksürük gibi sorunlara yol açabilir. Bu durumda tedaviye ara verilirse, hasta rahatlar. Tedavi bunlar dışında merkezi sinir sistemini etkileyerek kusma ve bulantı, sinirlilik, huzursuzluk gibi etkilere neden olabilir. Gözlerde geçici görme kaybına yol açabilir. Ancak olumlu tarafları değerlendirildiğinde, oksijen tedavisi çoğu hastalığın tedavi için faydalı görülmektedir.
" } ] }